1. kaç bin yıllık dünya tarihinde birbirlerinin kültüründen etkilenen ve etkilendigi noktalari kendi kültürleriyle harmanlayan bir sürü halk var. sözlü gelenekten yazılı geleneğe kadar karsilikli etkilesimlerden doğan, birbirlerinin kültürel ögelerinden beslenerek ortaya cikmis bircok gelenek, görenek, adet, özel törenler, edebi eserler, müzikal eserler, resimler.. vs var. görüyoruz biliyoruz ve okuyoruz.

    ki dünya dedigimiz yeri insanlar her ne kadar ülke sınırlarıyla eş değer görse bile degil! istediginiz kadar resmi kaynaklarda sınırlar cizin. somutlastirin. şahsi fikrim kültürel baglamda dünyanin sınırlari olmadigina, olmamasi gerektigine inaniyorum.

    gelelim nevruz'a ya da newroz'a. bahsedildigi gibi nevruz türkler'in ergenekon dağı'nı eriterek oradan kurtulduklari ilk gün olsun. yani bizim icin nevruz olsun. farsca: nev(yeni) ruz(gün). nevruz bayramini baska bir halkin kendi kaynaklariyla, gecmisleriyle, kültürel ve sosyal özellikleriyle harmanlayip sahiplenmesi dünya bütünlüğünü göz önünde bulundurduğumuzda çok mu abes ? ya da nesi abes ? hangi kültür salt ilk halini yasiyor hala ? ya da hangi kültür sadece tek bir halka özel ? kürtlerin nevruzu sahiplenmesi neden bu kadar rahatsiz ediyor insanlari anlayamiyorum. yapmayin gencler. gelin hep birlikte enternasyonalizmin gözünü sevelim. bu bizim de bizim illa bizim diyerek ne kazanabildigimizi anlamis degilim.

    her kelimenin her anadilde bir karsiligi var degil mi, sanirim bunda hepimiz hemfikirizdir. bizim "nevruz kutlu olsun" dedigimiz şey baska bir halkin dilinde "newroz piroz be"ye denk geliyorsa niye suçlu ariyorsunuz. nasil ki newroz piroz be benim icin bir sey ifade etmiyorsa, o cumleyi cevirmeden anlayamiyorsam kürt bir insan icin de "nevruz kutlu olsun" cumlesi bir sey ifade etmez.

    illa bir seylere kizacaksaniz ana dillere ve kültürlere değil "herhangi bir kültürü siyasi simge" haline getiren insanlara kızın.